Atom – ilham kaynağı
içindekilere geri dönRosatom mühendislik bölümü tarafından düzenlenen uluslararası fotoğraf yarışması ASE Photo Awards 2020’nin kazananları arasında Türk fotoğrafçılar da yer alıyor. Ödül töreni Aralık ayında Moskova’da gerçekleşti. Fotoğrafçıların isimleri ve jüri tarafından seçilen en iyi fotoğraflar internet üzerinden açıklandı.
Yarışmacılar arasında Bangladeş, Hindistan, Çin, Mısır, Macaristan, Finlandiya, Türkiye, Bulgaristan, Slovakya, Beyaz Rusya, Özbekistan ve Rusya gibi Rus nükleer santrallerini inşa eden veya işleten ülkelerden 400’ün üzerinde fotoğrafçı yer aldı.
Fotoğrafçılar bu yıl “Benim ülkem”, “Durgun Çerçeve”, “Doğa ile Diyalog”, “Ne yersek oyuz”, “Portre” ve “Atoma Az Kaldı” başlıklı 6 kategoride yarıştı. Türkiye, yapılan başvuru sayısı bakımından üçüncü sırada yer aldı. İstanbul’dan Alpay Erdem ve Kayhan Güç, “Türk” ve “Atom burada” resimleriyle, “Benim ülkem” ve “Atoma Az Kaldı” kategorilerinde birincilik ödülü aldı. Zehra Çöplü, “Flyboard” adlı çalışmasıyla Durgun Çerçeve kategorisinde üçüncü oldu. Ödül alan fotoğrafçı Alpay Erdem, Hürriyet gazetesine verdiği bir röportajda “Koşullar ne olursa olsun, bir fotoğrafçı kusursuz olmalı ve birkaç saatlik çekim için elinden gelenin en iyisini yapmalıdır. Hayatın akışında bazı kareler doğuyor ve bir daha asla daha iyi çekim yapma şansınız olmayacak” dedi.
Nükleer bilim ve teknoloji konusunda halkın bilinçlendirilmesi, Rosatom’un misyonunun önemli bir parçasını oluşturuyor. Rus nükleer şirketi, nükleer hakkında her Türk vatandaşına bilgi vermek için, “Sorun Cevaplayalım: Nükleer Hakkında Bilmek İstediğiniz Her Şey” başlıklı Türkçe çevrimiçi bir proje de başlattı. Proje, nükleer fizik, atomik yapı, radyasyon ve radyoaktivite gibi temel kavramlardan Nükleer Enerji Santrali tasarımı ilkelerine ve nükleer teknolojinin çeşitli pratik uygulamalarına kadar nükleer enerji ile ilgili en yaygın 70 soruya cevap veriyor.
“Nükleer santraller nasıl çalışır ve ne gibi faydalar kazandırır? Nükleer tesislerde hangi güvenlik önlemleri alınır? İnsanlar “nükleer” şehirlerde nasıl yaşıyor? Nükleer Enerji Santrallerinin yakınında ekin yetiştirmek mümkün mü? Nükleer teknoloji nerede kullanılır ve günlük hayatımıza nasıl yardımcı olur?” gibi pek çok soruya verilen cevaplar, https://www.bizimicinnukleer. com/ adresindeki proje web sitesinden okunabiliyor ve sesli olarak dinlenebiliyor.
Proje, geniş bir izleyici kitlesi için tasarlandığından en zorlu soruların cevapları animasyonlu bir formatta sunuluyor.
Rosatom Ortadoğu ve Kuzey Afrika Bölge Başkan Yardımcısı ve Direktörü Aleksander Voronkov konuyla ilgili olarak, “Nükleer enerjiye ilişkin tüm korkular ve endişeler genellikle insanlar arasındaki bilgi eksikliğiyle ve bunun sonucunda sayısız mit ve önyargı ile ilişkilendirilir. Bunu bilerek, çabalarımızı önce günümüz nükleer endüstrisi ve insanlığın yararına kullanılan yenilikler hakkında gerçeklere dayalı bilgiler sunmaya yoğunlaştırdık. Nükleer, temiz bir enerji kaynağından çok daha fazlasıdır. Aynı zamanda insanların hayatlarını daha iyi hale getirmek için çalışan gelişmiş bir teknolojidir. Projemizin zengin bir tarihle endüstriyi öğrenmeye yardımcı olacağından ve onu çevreleyen mitleri ortadan kaldıracağından eminiz” dedi.
Bu arada Akkuyu sahasında, ülkenin ilk nükleer santralinin inşası için çalışmalar da devam ediyor. Aralık ayı ortasında, en önemli ekipmalardan biri olan kor tutucu, Akkuyu NGS’nin 2’nci ünitesinde bulunan reaktör binasındaki tasarım konumuna monte edildi. Kor tutucu, bir çekirdek erimesi kazası durumunda erimiş çekirdek malzemesini yakalamak, muhafaza binası içinde tutmak ve çevreye sızmasını önlemek için tasarlanmış bir cihaz olma özelliğini taşıyor.
Akkuyu Nükleer Güç Santrali’ni ciddi kazalardan koruyacak olan kor tutucu, daha önce, santralin 1’inci ünitesine de kurulmuştu. Bu cihazlar, III.Nesil + VVER1200 reaktörlü Rus tasarımlı gelişmiş nükleer santrallerde kullanılıyor. Ünitelere kolayca monte edilebilen kor tutucu, reaktörün sismik, hidrodinamik ve şok direnci ile, sellere karşı direncini geliştirerek maksimum güvenlik sağlıyor.
Aralık ayı sonunda Akkuyu NGS’nin 2’nci ünite muhafaza binasının ilk katmanı da tamamlandı. 7 gün süren kurulumda kule vinç kullanıldı. Kurulumun tamamlanmasıyla Reaktör Korunak Binası’nın 2’nci ünitedeki seviyesi +4.950 m yüksekliğe ulaştı. Bir sonraki adımda, ilk katmanın bölümleri birbirine birleştirilecek.
Muhafaza binası, nükleer reaktörün derinlemesine savunma sistemlerinin temel unsurlarından biri. Hava geçirmez olan bina, radyoaktif salım için bir bariyer görevi görüyor.
Birinci ünitede, bir Liebherr LR 13000 ağır paletli vinç kullanılarak reaktör basınçlı kap için yapısal bir destek kuruldu.
Destek, özel saflıkta betona gömülü radyal kirişlerden oluşan 145 tonluk kaynaklı bir metal yapıdan oluşuyor. 9,16 m dış çapı ile karbon çeliğinden yapılan bu destek, reaktör basınç kabını beton çukura sağlam şekilde sabitlemek için tasarlandı. Destek, bir nükleer enerji santralinin herhangi bir işletim modunda reaktör basınç kabını (RPV) mekanik gerilimlerden veya sismik yüklerden koruyabiliyor. Reaktör basınç kabı desteğinin kurulumu, yapının ön montajı için harcanan 3 hafta da dahil olmak üzere, toplam 6 hafta sürdü.
Akkuyu A.Ş Genel Müdür Birinci Yardımcısı ve Yapı İşleri Direktörü Sergey Butckih konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “Akkuyu NGS inşaat programında öngörülen tüm önemli faaliyetleri bu yıl tamamladığımızı belirtmekten memnuniyet duyuyorum. 2. Ünite muhafaza binasının ilk kademesinin montajı ve 1. Ünite reaktör basınç kabı desteği zamanında tamamlandı. Kurulum personeli işini hatasız yaptı ve bu iş özel bir kabul komisyonu tarafından onaylandı. Önümüzdeki yıl bu tempoyu sürdürmeye devam edeceğimizden eminim” dedi.