Rosatom, Saint Petersburg Uluslararası Ekonomik Forumu’nda (SPIEF) çeşitli anlaşmalar imzaladı ve yabancı ortaklarla Kuzey Denizi Rotası’nda deniz taşımacılığının geliştirilmesi konusunu görüştü. Hükümet düzeyinde de nükleer enerji kullanımına ilişkin bir anlaşma imzalandı. Bu anlaşmalar, Rus nükleer şirketinin uluslararası pazardaki konumunu güçlendirdiğini gösteriyor.
Rosatom, Kazakistan’da Rus tasarımı bir nükleer güç santrali inşa etmek için anlaşmalar imzaladı. Konuyla ilgili daha fazla bilgiyi bu sayımızın Haberler bölümünde bulabilirsiniz.
Rusya ve Burkina Faso hükümetleri, nükleer enerjinin barışçıl kullanımına ilişkin bir iş birliği anlaşması imzaladı. Anlaşmayı, Rusya adına Rosatom Genel Müdürü Aleksey Likhachev ve Burkina Faso adına Enerji, Madenler ve Taşocakları Bakanı Yacouba Zabré Gouba imzaladı. Bu anlaşma, her iki ülkenin Mart 2024’te ATOMEXPO forumunda imzaladığı yol haritasına dayanıyor.
Anlaşma, iki ülke arasında nükleer enerji ve teknoloji alanında kapsamlı bir iş birliği için yasal bir çerçeve oluşturuyor. Kapsanan temel alanlar arasında Burkina Faso’nun nükleer altyapısının uluslararası standartlara uygun olarak geliştirilmesi ve iyileştirilmesine yardımcı olmak, nükleer ve radyasyon güvenliğini düzenlemek ve sanayi, tıp ve tarımın ihtiyaçları için radyoizotop üretmek yer alıyor. Anlaşmada ayrıca, ışınlama teknolojisi ve nükleer tıp alanlarında ortak projelerin yanı sıra Burkina Faso’nun nükleer endüstrisi için nitelikli işgücünün eğitimi ve mesleki gelişimi de öngörülüyor.
Rosatom ve Özbekistan Cumhuriyeti Bakanlar Kurulu’na bağlı Nükleer Enerji Geliştirme Ajansı, ülkede büyük bir nükleer güç santrali inşa etmek için fizibilite çalışması yapmak üzere bir anlaşma imzaladı. Anlaşma, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in, mayıs ayında Özbekistan’a yaptığı resmi ziyarette verilen taahhütlerin bir devamı niteliğinde.
VVER-1000 reaktörlü iki güç ünitesinin potansiyel inşası için temel koşulların özetlendiği anlaşma, santralin dört üniteye çıkarılması olasılığını da kapsıyor. Proje hem Rusya’da hem de yurt dışında, özellikle Çin’deki Tianwan Nükleer Güç Santrali ve Hindistan’daki Kudankulam Nükleer Güç Santrali’nde verimliliği ve güvenliğini kanıtlamış Rus teknolojisine dayanıyor. VVER-1000 reaktörleri toplamda dünya çapında 420 reaktör yılından fazla bir süredir faaliyet gösteriyor.
SPIEF kapsamında yapılan Rusya-Endonezya iş görüşmesinde, Rosatom Makine Mühendisliği ve Endüstriyel Çözümler Genel Müdür Yardımcısı Andrey Nikipеlov, iş birliği fırsatlarından bahsetti. Endonezya’nın ekonomisini güçlendirmeye yönelik iddialı planlarının, enerji sektörünün eş zamanlı gelişimi olmadan yapılamayacağını belirtti. Yeni üretim kapasitesinin çevre dostu olması gerektiğini, çünkü bunun ülkenin 2060 yılına kadar karbon nötrlüğüne ulaşma taahhütlerinde yer aldığını kaydeden Andrey Nikipеlov, “Nükleer enerji, sürdürülebilir enerji ile çevresel kaygılar arasında seçim yapmak zorunda kalmayacağımız bir çözüm sunuyor. Büyük ve küçük ölçekli nükleer üretim hem insanlar hem de ülke sanayisi için güvenilir ‘yeşil’ enerji sağlayabilir ve Rosatom, bu tür üretim tesislerinin inşası ve işletilmesi konusunda eşsiz bir uzmanlığa sahiptir” dedi.
Dünyanın en büyük ada ülkesi Endonezya için yüzer güç üniteleri, nükleer enerji teknolojisini benimsemek için uygun bir başlangıç noktası olabilir. Ancak, Andrey Nikipélov’un da vurguladığı gibi, küçük nükleer santraller sadece bir başlangıç. Rosatom hem küçük hem de büyük ölçekli nükleer üretim tesislerini içeren kapsamlı bir nükleer enerji geliştirme planını Endonezya liderliğine sundu ve ülkenin nükleer endüstri hedeflerine ulaşması için tam destek sağlamaya hazır.
Kuzey Denizi Rotası: Keşiflerin Ekonomisi ve Uluslararası Ticaretin Yeni Rotaları başlıklı oturumlarda, Trans-Arktik Ulaştırma Koridoru’nun geliştirilmesi ele alındı. Bu koridor yalnızca Kuzey Denizi Rotası’nı (NSR) değil, aynı zamanda demiryolları ve iç su yolları gibi kara altyapısını da içeriyor. Kaliningrad ve St. Petersburg’dan Vladivostok’a uzanan rotalar, Rusya’nın kuzeybatı ve doğu limanları arasındaki deniz lojistiğinin omurgasını oluşturuyor. Rosatom’un Arktik Kalkınma Özel Temsilcisi ve Hükümet Arktik Kalkınma Komisyonu Başkan Yardımcısı Vladimir Panov, Trans-Arktik Ulaştırma Koridoru’nun ülkenin ulaştırma egemenliğini ve yabancı ortaklar için güvenilir lojistik sağlayacağını söyledi. Panov, yabancı ortakların Arktik’e olan ilgisinin arttığını ve bu yıl NSR seyrüseferi için verilen izin sayısının geçen yıla göre %10 artarak 280’e ulaştığını belirtti.
Rosatom Lojistik CEO’su Pyotr Ivanov, özellikle lojistik ortakları ve dost ülkelerle iş birliği içinde Trans-Arktik Taşımacılık Koridoru dahil olmak üzere çeşitli rotaların geliştirilmesinin önemini vurguladı. Bu, Rus şirketlerinin küresel nakliye pazarındaki yerlerini sağlamlaştırmalarına yardımcı olacaktır. Pyotr Ivanov, “Yalnızca iç çıkarlara odaklanmamalıyız; küresel düşünmeliyiz” diye konuştu.
