Leningrad Nükleer Güç Santrali ve ardından gelen diğer santraller
içindekilere geri dönLeningrad Bölgesi, Sosnovy Bor’da bulunan Leningrad Nükleer Santrali’nin 6 numaralı güç ünitesi, 23 Ekim 2020’de ilk kez ulusal elektrik şebekesine elektrik dağıttı. Rusya Devlet Atom Enerjisi Kurumu Rosatom’un Operasyon Yönetimi Birinci Genel Müdür Yardımcısı Alexander Lokshin, “Rusya 1.200 MW’lık bir güç ünitesi daha elde etti ve küresel nükleer enerji endüstrisindeki lider konumunu sağlamlaştırdı” dedi.
Şu anda, reaktör gücünün yüzde 100’e aşamalı olarak artırılmasına yönelik hazırlıklar devam ettiği için santral deneme modunda faaliyet gösteriyor. Tesis, sürecin her aşamasında çeşitli güç seviyelerinde simüle edilen ana ekipmanın kapatılması prensibi ile yürütülen dinamik testlerden geçecek. Güç ünitesi deneme işletiminden sonra, ekipman kontrolü için kapatılacak ve ardından ticari işleme alınacak. Tesisin 2021 yılında işletmeye alınması planlanıyor.
VVER-1200 teknolojisine sahip güç üniteleri şu anda ekonomik verimlilik ve güvenlik açısından en üst sınıf olan güç üniteleri.
VVER-1200 reaktör ünitelerinin artık Rusya’da inşa edilmediği ve sadece ihraç edildiği doğru mu? Bu, Rosatom uzmanlarına Rusya dışında sık sık sorulan bir soru.
Bu doğru değil.
Öncelikle, Leningrad Nükleer Güç Santrali’nde VVER-1200 reaktörlü iki güç ünitesi daha kurulacak. Bu plan, Rusya Federasyonu Hükümeti tarafından onaylanan “2035 Yılına Kadar Üretim Kapasitelerinin Geliştirilmesi Stratejisi”ne dahil edildi. Yeni inşaat projelerinin hazırlıkları Haziran ayından bu yana sürüyor.
Ek olarak, Kursk Nükleer Güç Santrali’nde VVER-TOI Nesil III + tipi reaktörlü iki güç ünitesi daha inşa ediliyor. (VVER-TOI, Soğuk Su Kullanımlı Güç Reaktörü, Evrensel Optimize Edilmiş Dijital Enerji Reaktörü anlamına gelir).
VVER-TOI, VVER-1200 reaktörünün geliştirilmiş versiyonu olma özelliğini taşıyor. Her iki tip güç ünitesi de depreme dayanacak, yük takip modunda çalışacak, dış etkilere dayanacak ayrıca da harici güç ve su kaynaklarının olmadığı durumlarda çalışmayı sürdürecek şekilde tasarlandı.
Buna karşın, VVER-TOI reaktör ünitesi biraz daha güçlü (her bir ünite 1.225 MW’ta çalışacaktır) ve ana ekipmanı daha uzun bir hizmet ömrüne sahip. Bu tesislerin yapımının daha az zaman alması ve daha düşük inşaat ve işletme maliyetleri gerektirmesi bekleniyor. Ayrıca reaktörler MOX yakıtla da çalışabiliyor.
Kursk NGS’deki iki VVER-TOI güç ünitesi, 1976 ve 1979’da sırasıyla inşa edilen Ünite 1 ve 2’nin yerini alacak. Yeni güç ünitelerinin toplam kapasitesi yaklaşık 2 bin 510 MW olacak. Her biri işletmeye alındıktan sonra 60 yıl boyunca ısı ve elektrik üretecek.
Smolensk Nükleer Santrali’nde iki adet daha VVER-TOI güç ünitesinin inşası için hazırlıklar sürüyor. Amaç tesisin mevcut gücünün artırılması.
VVER-TOI reaktörlerinin ihraç edilmemesinin nedeni ise, henüz örnek tesislerin olmaması. Rosatom, yeni teknolojileri dünya çapındaki müşterilere sunmadan önce Rusya’da denemeyi tercih ediyor.
Kalkınma Stratejisi, Beloyarsk NGS BN-1200 hızlı reaktörün ve Seversk’teki BREST-300 reaktör ünitesinin inşasını da içine alıyor. Her iki inşaat da, kapalı nükleer yakıt döngüsü programının uygulanması için büyük öneme sahip olacak.
Rosatom’un Kalkınma Stratejisi’nde belirtilen uzun vadeli planları, eskiyen kapasitelerini değiştirmek için sistematik çabaların gösterildiğini gözler önüne seriyor. Şirketin Rusya’da çok fazla güç ünitesi inşa etmediği doğru. Bununla birlikte, ülkedeki enerji tüketimi seviyesi durgun olduğundan, birçok üretim kapasitesini faaliyete geçirmenin hiçbir anlamı yok. Rusya Enerji Bakanlığı, 2019 yılında elektrik tüketiminin 1.075,2 milyar kW/saat’e ulaşarak 2018 yılındaki tüketim seviyesinde kaldığını bildirdi.
Bu koşullarda, en büyük öncelik verimliliği artırmak. Enerji Bakanlığı’nın verilerine göre 1 Ocak 2020 itibarıyla nükleer santraller Rusya’nın nominal kapasitesinin yüzde 12,3’ünü (30,31 GW) oluşturuyor. Aynı zamanda, elektrik üretiminde nükleer enerjinin payı yüzde 19,3 ve bu yıl bu payın büyümesi bekleniyor. Rusya’daki diğer şebeke ölçekli üreticilerle karşılaştırıldığında, nükleer santraller en yüksek kapasite kullanım oranını (yüzde 79,82) gösterirken, termik santraller yüzde 45,68 ile ikinci sırada yer alıyor.
Kalkınma Stratejisi’ne göre, nükleer üretim payının artması emisyonların azaltılmasına yardımcı olacak. Rosatom, bunu göz önünde bulundurarak hem Rusya’da hem de Rusya dışında ekonomik verimlilik ve çevre dostu ilkelere bağlı kalmayı amaçlıyor.