Herkes için Fırsatlar
içindekilere geri dönAkkuyu Nükleer Santrali’nin üç reaktörü Türkiye’nin Mersin ilinde eş zamanlı olarak inşa ediliyor, dördüncü reaktörün inşaatı başlamak üzere. Bir nükleer santral, insanların ve tüm bölgenin hayatını iyi yönde değiştirebilir ve yerel işletmelere eşi görülmemiş büyüme fırsatları sunar. Akkuyu tedarikçileri için geçen yılın sonunda düzenlenen seminerde bu konu tartışıldı.
Seminere Türkiye’nin dört bir yanından 150 üretici firma ve servis sağlayıcının yaklaşık 230 temsilcisi katıldı. Rosatom, Türk üniversiteleri, Türkiye Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı temsilcileri ve diğer uzmanları dinledi.
Seminerde sunum yapan Mersin Üniversitesi Makine Mühendisliği Fakültesi Bölüm Başkanı ve Enerji Teknolojileri Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Doç. Dr. Gökhan Arslan, enerji endüstrisinin küresel ısınma süreçlerine ilişkin istatistikleri açıkladı ve nükleer enerjinin iklim değişikliğiyle mücadeledeki önemli rolünü vurguladı.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Nükleer Enerji ve Uluslararası Projeler Genel Müdürlüğü Nükleer Altyapı Geliştirme Dairesi Başkanı Salih Sarı, düşük karbonlu ekonomi hedeflerine ulaşma sürecinde nükleer üretim talebindeki küresel artış eğilimine dikkat çekerek, “Ülkemiz bu yılın Ekim ayında Paris İklim Anlaşması’nı onayladı ve böylece 2053 yılına kadar sıfır karbon emisyonuna ulaşma hedefi koydu. Bu bağlamda, sera gazı emisyonlarının azaltılmasına önemli katkı sağlayacak ve aynı zamanda ülkemizin enerji güvenliğinin kilit noktası haline gelecek nükleer santraller, Türkiye’nin enerji sisteminin kalkınma stratejisinde önemli bir yer tutmaktadır. Türkiye, belirlenen stratejik hedeflere uygun olarak toplam 12 güç ünitesinin işletileceği üç nükleer santral inşa etmeyi planlıyor” dedi.
Rosatom’un temsilcileri, nükleer santral inşaat projesinin ilerleyişi ve yerel içeriğin artırılması, yani projede kullanılan Türk ürünlerinin payının genişletilmesi konusunda proje paydaşlarıyla iş birliği hakkında ayrıntılı bilgi verdi. Seminerin katılımcıları, Rosatom Tedarik Sistemi, nükleer proje tedarikçileri için gereksinimler ve nükleer endüstrideki satın alma prosedürlerine ilişkin bilgi aldı. Akkuyu NGS’nin ana yüklenicisinin temsilcileri önümüzdeki iki yıl için satın alma programı hakkında açıklamalarda bulunarak bu konusundaki deneyimlerini paylaştılar. Belge hazırlama ve başvuru prosedürleri, ihale başvurularında yaygın olarak yapılan hatalar, e-ihale platformlarına kayıt gibi ayrıntılar da seminerde dikkat çekti.
IDOM Danışmanlık, Mühendislik, Mimarlık Şirketi (İspanya) Türkiye Bölge Başkanı Aykut Tor: “AKKUYU NÜKLEER A.Ş. temsilcileri ve ortak şirket çalışanları ile düzenlenen seminer ve b2b-toplantılarına katılmaktan dolayı mutluyum. Satın alma prosedürlerinin nasıl gerçekleşeceği hakkında ayrıntılı bilgi edindik ve sorularımıza ayrıntılı cevaplar aldık” dedi.
Bir nükleer enerji santralinin inşası, projeye ürün ve malzeme tedarik etmekle mutlaka bağlantılı olması gerekmeyen birçok farklı işletmenin büyümesini de teşvik eder. Otel endüstrisi buna iyi bir örnek. Marvista Turizm Otelcilik Anonim Şirketi’nden Fevzi Boyraz, şirketi Akkuyu şantiyesine 10 dakikalık sürüş mesafesinde yer aldığı için Yeşilovacık beldesinde otel yapmaya karar verdiğini ifade etti. Otel, Temmuz 2021’de kapılarını açmıştı.
Fevzi Boyraz, “Sahilde bulunan oteller genellikle sadece turizm sezonunda faaliyet gösterir ancak Akkuyu NGS projesi sayesinde tüm yıl boyunca çalışma fırsatı buluyoruz. Şimdi bile aralık ayında otelimiz yüzde 50’den fazla dolu ve misafirlerimizin neredeyse tamamı bir şekilde Akkuyu NGS ile bağlantılı. Bu, kalifiye personeli sürekli olarak istihdam etmemizi sağlıyor. Akkuyu NGS projesini bölgenin kalkınması açısından büyük bir avantaj ve büyük bir potansiyel olarak görüyorum” diye konuştu.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez CNN TÜRK televizyonuna yaptığı açıklamada Akkuyu projesinin Türkiye için stratejik öneme sahip olduğunu ve Akkuyu NGS faaliyete geçtiğinde Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu elektriğin %10’unu karşılayacağını belirterek şunları söyledi: “Yaklaşık 7 milyar metreküp doğalgazı daha az ithal edeceğiz. Bu da demektir ki 5-6 milyar dolarlık ithalatın azalması demek. Nükleer santraller uzun dönemli teknik ve ekonomik ömrüne baktığında en ekonomik santraller olarak görünüyor.”
Nükleer teknoloji insanların hayatını iyi yönde değiştiriyor. Bu, Rosatom tarafından başlatılan küresel bir eğitim projesi olan İnsanlık için Atom’un önemli bir mesajı. Video projesi, Türkiye dahil dünyanın her yerinden sıradan insanların ilham verici hikayelerini anlatıyor. Bölümlerden biri Akkuyu NGS’de çalışan Burak ve Canan Alatlı’ya adandı. Rusça eğitimi ve seçtikleri meslek sayesinde bir araya gelen çift, artık Türkiye’nin ilk nükleer santralinde çalışan öncü takım arasında yer alıyor. Burak Alatlı KANAL 33 televizyonuna verdiği demeçte şunları belirtti, “Bu projeyi sadece nükleer santral projesi olarak görmemeliyiz, nükleer teknolojiyi Türkiye’ye getirecek, yani tıpta, metalürjide, uzayın keşfinde ve daha fazlasında gelişme kaydedilecek. Nükleer enerji bizim geleceğimizin ve ülkemizin geleceğinin enerjisidir.”
Nükleer santralin üç güç ünitesinin inşaatı hızla ilerlerken, Rus şirketleri Türk nükleer santralinin tüm makine ve teçhizatını üretiyor. Aralık ayının sonlarında, Rosatom’un bir parçası olan AEM Technologies’in Volgodonsk merkezli bir üretim tesisi olan Atommash, Akkuyu’nun 3. Ünitesi için reaktör basınç kabının tabanına temperleme işlemi uyguladı. Parça öncelikle dokuz saat boyunca maksimum 910 derece sıcaklıkta bir yer altı fırınında ısıtıldı. Daha sonra uzmanlar, bir vinç yardımıyla kızgın iş parçasını suyla dolu bir yeraltı söndürme tankının içine yerleştirdiler. Son aşamada reaktör tabanı 700 derece yaklaşık 40 saat gerçekleştirilen termal temperleme için bir fırına aktarıldı.