Nükleer Çözümlerin Çeşitliliği
içindekilere geri dönAnkara eylül ayı başında 6’ncısı düzenlenen Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali Teknofest 2023’e ev sahipliği yaptı. Bu yıl Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’üncü yılına adanan festival, yıl boyunca ülkenin en büyük üç şehri olan İstanbul, Ankara ve İzmir’de düzenlendi. Ankara’da düzenlenen etkinliklere bir milyondan fazla kişi ve 125 kuruluş katıldı. Rosatom ve AKKUYU NÜKLEER A.Ş, festivalin ana sponsorları arasında yer aldı.
AKKUYU NÜKLEER A.Ş bu yıl kurduğu interaktif stantta her bir ziyaretçiye kısa bir süre için de olsa Türkiye’nin ilk nükleer güç santralinde çalışan bir mühendis olma ve nükleer enerji temalı heyecan verici görevleri üstlenme imkânı sundu. İlk olarak ziyaretçilere nükleer santralde görevli mühendislerin giymeleri zorunlu olan baret ve yelek verildi. Ardından ziyaretçiler yaratıcılık atölyesinde doğaçlama olarak bir nükleer güç santrali tasarladılar. Konferans alanında genç Türk nükleer mühendisler, ziyaretçilere Türkiye’nin ilk nükleer güç santralinin inşasının ilerleyişi ve nükleer enerjinin Türkiye Cumhuriyeti’nin teknoloji ve bilim alanında kalkınmasına bulunduğu katkının önemi hakkında bilgi verdi. Daha sonra maceraya katılanlar interaktif oyun odasında, bir nükleer santral mühendisi için gerekli olan el becerisi, dikkat ve fiziksel uygunluk gibi önemli nitelikleri test edebildiler. Son aşamada ise konuklar nükleer endüstriye ilişkin bilgilerini sınayan bir test çözdüler ve AKKUYU NÜKLEER AŞ’nin Mersin bölgesinde yürüttüğü nesli tükenmekte olan Caretta-Caretta kaplumbağa türünü korunmasına yönelik projeye katkıda bulunma şansı yakaladılar. Görevi tamamlayanlara simgesel Akkuyu NGS mühendis belgesi ve hediyeler verildi. Akkuyu NGS projesi standını toplamda 3 binin üzerinde kişi ziyaret etti.
AKKUYU NÜKLEER AŞ Genel Müdürü Anastasia Zoteeva, konuyla ilgili olarak şunları belirtti: “Nükleer enerji, çok hevesli ve kendini işine adamış profesyonellere yönelik bir alandır. Birçoğu, özellikle de ebeveynleri nükleer endüstride çalışıyorsa, erken yaşta nükleer mühendis olmaya karar veriyor. Çalışanlarımızın çocukları için Akkuyu sahasına düzenli turlar düzenlediğimiz ve okullarda konferanslar verdiğimiz için genç nesle çok önem veriyoruz. Tüm bunlar çocuklara yönelik büyük bir eğitim ve kariyer rehberliği projesinin parçasıdır. Bu yıl Ankara’dan ve Türkiye’nin diğer il ve ilçelerinden çocukların ve gençlerin Teknofest’te kendilerini nükleer mühendis olarak denemelerini, bu harika ve gerekli meslek hakkında daha fazla bilgi edinmelerini, ilgi duymalarını ve belki de gelecekte Türkiye’nin ilk nükleer santralinde çalışmaya gelmelerini istedik.”
Akkuyu inşa sahasından haberler
Ağustos ayı sonunda 2’nci Ünite’nin türbin adasının temelime beton dökme işlemi tamamlandı. Bu önemli gelişme, mekanik enerjinin elektrik enerjisine dönüştürülmesinde yer alan türbin ünitesinin bileşenlerinin montajına geçme imkânı sağlıyor.
Anastasia Zoteeva konuyla ilgili olarak, “Türbin ünitesinin altındaki temel, türbinin çalışması sırasında oluşan yükleri eşit şekilde dağıtma kapasitesine sahip kompleks inşaat yapısıdır” dedi. Temel sağlamlaştıktan sonra, Türkiye Nükleer Düzenleme Kurumu (NDK) ve bağımsız bir denetim kuruluşunun temsilcilerinden oluşan özel bir komisyon betonun kalitesini kontrol edecek. Akkuyu Nükleer A.Ş Genel Müdürü, “Türkiye’nin ilk nükleer güç santralinin inşasında kullanılan tüm teknolojik çözümler gibi ikinci güç ünitesinin türbin tesisinin temel plakasına beton dökme işlemi de UAEA güvenlik standartlarına, Türkiye Cumhuriyeti mevzuatının hükümlerine ve küresel nükleer topluluğunun modern gerekliliklerine uygun olarak gerçekleştiriliyor” diye ekledi.
1’inci Güç Ünitesi’nin türbin binasında 350 ton kaldırma kapasitesine sahip köprü vinci devreye alındı. Türbin binasının en önemli vinci olan bu vinç, nükleer güç santralinin inşaatı ve işletimi aşamasında kaldırma, taşıma ve yükleme-boşaltma işlemlerinin yapılmasına imkân veriyor. Türbin binasında farklı yüksekliklerde kurulacak toplam üç köprü vincini yüksek teknolojili kontrol sistemi bir arada tutacak.
AKKUYU NÜKLEER AŞ Genel Müdür Birinci Yardımcısı – NGS Yapı İşleri Direktörü Sergei Butckikh, “Kurulum tamamlandıktan sonra tüm vinçler türbin binasına ekipman yerleştirmek ve ağır yükleri taşınmak için kullanılacaktır. Güç ünitesinin işletilmesi sırasında vinçler, türbin binasının ana ve yardımcı ekipmanlarının bakım ve onarımını organize etmek için gereklidir. Her vincin hizmet ömrü, güç ünitesinin tüm işletme süresine göre tasarlanmış olup tasarım ve üretim sırasında en yüksek düzeyde güvenilirlik sağlanmaktadır” dedi.
Ağustos ayı ortasında nükleer santralin Kimya Laboratuvarı’nda alt ölçüm limiti bakımından Türkiye’de benzeri olmayan yüksek hassasiyetli bir iyon kromatograf cihazı devreye alındı. Cihaz, güç ünitelerinde bulunan reaktörlerin birinci devresinde kullanılan suyu analiz etmek için tasarlandı. Bu sistemin birinci devresi ultra saf, tuzdan arındırılmış suyun reaktör ünitesi ile buhar jeneratörü arasında dolaştığı kapalı bir devre olma özelliği taşıyor. İyon kromatografı, suyun saflığını analiz ediyor. Cihaz kurulduktan sonra tuzdan arındırılmış su üretimine başlanacak. Bu su, reaktör yıkama ve güvenlik sistemi testleri sırasında kullanılacak.
Gözleriyle gördüler
Akkuyu NGS, Rus-Türk nükleer projelerinin en büyüğü olsa da tek proje değil. Rosatom, 2021 yılında Türkiye’nin Kuzey Yıldızı Tersanesi ile bir yüzer liman inşa etmek için sözleşme imzaladı. Bu liman, nükleer buzkıranların ve nükleer destek gemilerinin onarımını yapmak üzere tasarlandı.
Rusya, dünyada nükleer buzkıran filosuna sahip tek ülke olma özelliği taşıyor. Kuzey Buz Denizi’nin denizlerinden geçen Kuzey Deniz Rotası’nda (NSR) kargo gemilerine eşlik etmek üzere buzkıranlara ihtiyaç duyuluyor. Yılın çoğunda buzla kaplı olan NSR, Avrupa ile Asya Pasifik arasındaki en kısa su yolu niteliğine sahip. Rusya Devlet Nükleer Enerji Kuruluşu Rosatom’un bir parçası olan Atomflot şirketi, yeni bir tasarıma sahip 3 evrensel buzkıran da dahil olmak üzere nükleer enerjiyle çalışan 7 buzkıran işletiyor. Bu tür buzkıranlarından birkaçı yapım aşamasında bulunuyor. Bu yaz Türk medyası bu eşsiz gemileri kendi gözleriyle görme fırsatı buldu. Basın mensupları, Rosatom tarafından düzenlenen basın turu kapsamında, en gelişmiş buzkıran Arktika’yı ziyaret ettiler. Söz konusu buzkıranlar 60 MW kapasiteye sahip ve 3 metre kalınlığındaki buzun içinden geçebiliyor. Arktika’nın Kaptanı Alexander Skryabin Anadolu Ajansı’na yaptığı açıklamada buzkıranın hem derin okyanus sularında hem de Sibirya nehirlerinin sığ sularında çalışabildiğini söyledi.