“Türkiye’nin Nükleer Enerji Geleceğine Katkıda Bulunmak İstiyorum”
Bültene Abone Olun
Abone ol
#292Ağustos 2025

“Türkiye’nin Nükleer Enerji Geleceğine Katkıda Bulunmak İstiyorum”

içindekilere geri dön

Türkiye’den Ayşe Asena Aslan, Rus üniversitelerinin görünürlüğünü artırmayı ve uluslararası öğrencileri Rusya’da eğitim görmeye teşvik etmeyi amaçlayan Rus Nükleer Eğitim Elçileri Programı’nın elçilerinden biri. Şu anda Moskova Enerji Mühendisliği Enstitüsü’nde yüksek lisans yapan Aslan, Türkiye’nin ilk nükleer güç santrali Akkuyu’da çalışmayı hayal ediyor. Ayşe, nükleer enerji alanında kariyer yapmayı neden seçtiğini, IAEA bursunu nasıl kazandığını ve Rus eğitiminin neden öne çıktığına inandığını paylaşıyor. 

Kısaca kendinizden bahseder misiniz?

Adım Ayşe Asena Aslan. İzmir’de doğup büyüdüm. Şu anda Moskova Enerji Mühendisliği Enstitüsü’nde Isı Mühendisliği ve Teknolojisi alanında yüksek lisans yapıyorum.

Bu mesleği neden seçtiniz?

Çocukluğumdan beri mühendislik ve enerjiye ilgi duyuyorum. Uluslararası programlar – örneğin Akkuyu Nükleer Güç Santrali Uzmanlık Eğitim Programı – eğitimimi almama yardımcı oluyor. Bu program aracılığıyla Rusya’da yüksek lisans eğitimime kaydoldum. Eğitimimi tamamladıktan sonra Türkiye’nin ilk nükleer güç santrali olan Akkuyu’da çalışacağım.

Ayrıca Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’ndan (IAEA) Marie Skłodowska-Curie Bursu’nu da kazandım. Bu burs, akredite üniversitelerde nükleer alanda yüksek lisans yapmak isteyen genç kadınlara her yıl veriliyor.

Gelecekteki mesleğinizde en çok neyi seviyorsunuz?

Hem enerji güvenliğini hem de çevreyi etkileyen ileri teknoloji sektöründe çalışmayı seviyorum. Mesleğim gereği sorumluluk sahibi, titiz ve sürekli öğrenmeye açık olmak çok önemli.

Sizce Rus eğitiminin avantajları nelerdir?

Rusya, nükleer eğitimde küresel bir lider. Ailemin üyeleri (bazıları mühendis) kararımı destekledi. Rusya’da eğitim almak, önde gelen uzmanlardan uygulamalı deneyim ve bilgi edinmemizi sağlıyor.

Kabul edilmek zor muydu?

Evet, her iki program için de sınavları ve mülakatları kapsayan sıkı bir seçim süreci vardı. Örneğin, Marie Skłodowska-Curie Bursu’nu alabilmek için Rosatom’un ortak üniversitelerinden birinde öğrenci olmanız gerekiyor. Dahası, anadalınız nükleer enerjiyle ilgili olmalı. Başvuru dönemi her yıl yaz aylarında başlıyor. Başvuru sürecinin başlangıcı hem IAEA’nın resmi internet sitesinde hem de üniversitelerin internet sitelerinde duyuruluyor.

Eğitiminiz nasıl gidiyor?

Eğitim yoğun; çok sayıda laboratuvar ve araştırma çalışması yapıyoruz. Genel olarak dersler çok ilgi çekici. Bu, uzmanlık gerektiren yüksek lisans düzeyindeki konuları incelemek ve Rusça dil becerilerimi geliştirmem için harika bir fırsat. Ayrıca tezim üzerinde çalışmaya devam ediyorum.

Rusça öğrenirken herhangi bir zorlukla karşılaştınız mı?

Evet, Rusça gerçekten zor bir dil, özellikle de dil bilgisi. Ama üniversitedeki öğretmenlerim ve arkadaşlarım sayesinde her gün pratik yapıyor ve becerilerimi giderek geliştiriyorum.

Rusya’da neyi seviyorsunuz?

Beni en çok etkileyen şey, Rusya’daki insanların beklediğimden çok daha nazik, daha duyarlı ve samimi olmalarıydı. Yabancı öğrencilere ve özellikle de Türklere burada büyük bir samimiyetle ve misafirperverlikle davranıldığını fark ettim. Türk olduğumu öğrendikten sonra insanların bana daha fazla ilgi gösterdiğini ve beni desteklemek için ekstra çaba sarf ettiğini defalarca hissettim.

Rus toplumunun geleneklere, kültürel mirasa ve aile bağlarına çok fazla değer vermesinden etkilendim. Bu bakımdan Rus kültürü Türk kültürüne çok benziyordu, bu da kendimi burada güvende ve evimde hissetmemi sağladı.

Ders çalışmanın dışında hobileriniz nelerdir?

Ben Rus nükleer eğitiminin bir elçisiyim ve bilim ve teknolojide kadınları desteklemeyi amaçlayan STEM’deki Kadınlar RNEA (Rus Nükleer Eğitim Elçileri) topluluğunun aktif bir üyesiyim.

STEM, Bilim, Teknoloji, Mühendislik ve Matematik alanlarını kapsayan disiplinler arası bir yaklaşımı ifade ediyor.

Bu topluluğun bir parçası olarak, nükleer enerji ve mühendislik gibi alanlarla ilgilenen genç kadınlara ilham vermek amacıyla internet tabanlı seminerler, sesli bloglar ve eğitici çevrim içi etkinlikler düzenliyoruz.

Ayrıca STEM alanında kadın temsilini güçlendirmek ve üniversite öğrencilerine mesleki gelişimlerinde rehberlik etmek için çabalıyoruz.

Mezun olduktan sonra nerede çalışmayı planlıyorsunuz?

Türkiye’deki Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nde çalışmayı planlıyorum. Ülkemin ilk nükleer güç santrali. Bu, üreteceği temiz enerji açısından Türkiye’ye fayda sağlayacak stratejik bir proje. Santralin gelişimine ve güvenli işletimine katkıda bulunmak istiyorum.