İlerleme
Bültene Abone Olun
Abone ol
#233Eylül 2020

O26 Ağustos’ta Akkuyu Nükleer Enerji Santrali’nin ikinci ünitesine ait pasif güvenlik sisteminin en önemli bileşeni olan kor tutucu gönderildi. Bu 169 tonluk çelik koni, acil durumda sınırsız süre boyunca koryumu muhafaza ederek radyoaktif maddelerin kaçmasını önler. Bu güvenlik cihazı, her Nesil 3+ reaktörün altına takılır. Kor tutucu, geliştirilmiş hidrodinamik özelliklerin yanı sıra basınç ve depremlere karşı da daha yüksek bir dirence sahip. Kor tutucunun kurulumuna Kasım ayında başlanacak. Eylül ayı ortasında Akkuyu’nun birinci ünitesine kuru reaktör koruyucu monte edildi. Kuru reaktör koruyucu, reaktörün acil durumlarda (9.0 büyüklüğündeki depremler dahil) ve reaktör gücünü kontrol eden iyon odalarının güvenilir bir şekilde çalışmasını sağlayan pasif güvenlik sisteminin bir diğer bileşeni. Kuru koruyucu, birbirine sıkıca kaynatılmış iki yarıdan oluşuyor. Bu silindir şeklindeki çelik yapı, reaktör basınç tankını çevreliyor ve yüksek sıcaklıklara dayanabilen (500°C’ye kadar) serpantinli betonla dolduruluyor.

Son zamanlarda, Akkuyu Nükleer Santrali’nin ikinci ünitesinde reaktör ve türbin binalarının temel levhalarının beton dökümü tamamlandı. Bu işlemler kapsamında temel plakasının beton karışımı dökümü iyice kontrol ediliyor. Beton karışımının kalitesi laboratuvarda değerlendiriliyor. Daha sonra, NGS sahasındaki laboratuvarda bulunan hazır karışım kamyonundan sıcaklık, çökme konisi ve yoğunluğu kontrol edilerek beton numunesi alınıyor. Daha sonra ise beton dökümü yapılıyor.

Akkuyu inşaat projesinde önümüzdeki dönemde tamamlanacak önemli aşamalardan söz eden Akkuyu Nükleer CEO’su Anastasia Zoteeva, “İşin çoğu birinci ünitede yapılıyor. Bu yıl +26,0 seviyesine kadar iç duvarlar dikmeyi planlıyoruz. Burası merkezi salonun zemin katı olacak. Bittiği takdirde, gelecek yılın başlarında reaktör basınç kabının kurulumuna başlayabileceğiz ve birincil soğutucu akışkan döngüsünde, diğer bir ifadeyle, nükleer istasyonun kalbinde kaynak yapabileceğiz. Kısa süre önce gelen ikinci üniteye ait kor tutucu bu sonbaharda kurulacak. Aynı zamanda, inşaat alanları, yakıt depoları ve tüneller gibi yardımcı tesisler de inşa ediyoruz.” dedi.

Volgodonsk merkezli Atommash, Akkuyu’nun birinci ünitesi için 4 buhar jeneratörü üretti ve bunları inşaat alanına gönderdi. Her biri 355 ton ağırlığındaki buhar jeneratörleri 3 bin kilometrelik bir yolculuğun ardından Akkuyu NGS inşaat sahasına ulaştı.

 

Birincil soğutucu akışkan döngüsünün önemli bileşenleri olan buhar jeneratörleri Safety Class1 ürünlerine ait. Buhar jeneratörlerinin muhafazaları, iki eliptik tabanlı yatay silindir şekilli kaplardan oluşuyor. Soğutucu giriş ve çıkışları
silindirin ortasında yer alıyor. Muhafazanın üst kısmı buhar biriktirirken, alt kısmı ısı eşanjörleri içeriyor.

tomEnergoMash CEO’su Andrei Nikipelov, “Bu tip ekipmanların hazırlanması, teknik belgelerin düzenlenmesinden üretime kadar yaklaşık 3 yıllık bir süreç gerektiriyor. Bu yüzden, müşteriye göndermek bizim için heyecan verici bir olay.” dedi. Atommash büyük bir Rus nükleer makine ve ekipman üreticisi konumunda. 2020, şirketin bu konuda rekor kırdığı bir yıl oluyor. Şirket, 3 reaktör ve 17 buhar jeneratörünü tamamlayıp Rusya, Hindistan, Bangladeş ve Türkiye’deki müşterilere sevk edecek.

Akkuyu Nükleer Enerji Santrali’nin 3 ünitesinde inşaat çalışmaları devam ediyor. Her inşaat aşaması bağımsız denetim kuruluşları, Türkiye Nükleer Düzenleme Kurumu (NDK) ve uluslararası mühendislik grubu Assystem uzmanları tarafından yakından izleniyor.

İnşaat projesi, %80 ‘inden fazlasının Türk vatandaşı olduğu yaklaşık 6 bin kişiye yeni iş imkanları yarattı. Nükleer reaktörlerin güvenliği için gerekli olan çekirdek ekipmanlar Rusya’da üretilirken, Türk firmaları inşaat operasyonları, inşaat malzemelerinin tedariki ve nükleer santralin güvenliğiyle ilgili olmayan makine ve ekipmanların üretiminde yer alıyor. Türk firmaları, diğer konuların yanı sıra türbin adası, pompalar, basınçlı kaplar, vanalar ve kablolar için destek yapıları ve soğutma cihazları da tedarik ediyor.

Nükleer Mühendisler Derneği yönetim kurulu üyesi Korcan Kayrın Sabah’a verdiği röportajda, Akkuyu NGS Projesi’nde kazandıkları deneyim sayesinde Türk satıcıların diğer ülkelerdeki nükleer inşaat projelerinde yer alabileceğini söyledi. Kayrın, “Bu projeden elde edilen deneyim, Türk üreticilerin ulusal ve uluslararası piyasalara girmesinin kapılarını açacaktır. Nükleer projeler büyük ölçeklidir ve yüksek kaliteli ekipman ve malzemeler gerektirmektedir. Bu proje, daha önce var olmayan nükleer endüstrisinin Türkiye’de gelişmesi için bir temel oluşturmaktadır. Son zamanlarda büyük bir hızla devam eden Akkuyu inşaat projesine çok sayıda Türk firması katılıyor. Tedarik sözleşmelerinin sayısı artmış ve Türk üreticiler bu sektöre yatırım yapmaya başlamıştır.” diye konuştu. Akkuyu Nükleer Enerji Santrali, Rus tasarımı 3+ VVER -1200 reaktörlere ve, her biri 1.200 MW kapasiteli dört üniteye sahip olacak. Santral yılda 35 milyar kilovatsaat elektrik üretecek ve ülkenin elektrik talebinin yaklaşık %10’unu karşılayacak.