Nükleer Enerjinin Gigavatları
Bültene Abone Olun
Abone ol
#270Ekim 2023

Nükleer Enerjinin Gigavatları

içindekilere geri dön

Türkiye, 2035 yılına kadar enerji portföyüne 7,2 GW üretim kapasitesi eklemeyi planlıyor. Akkuyu NGS’nin ülkenin üst düzey yetkililerinin ilgi odağı olması şaşırtıcı değil. Ekim ayı başında Türkiye Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar nükleer santral sahasını ziyaret etti.

Akkuyu Nükleer Güç Santrali (NGS) sahasında bir araya gelen Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar ile Rusya Devlet Nükleer Enerji Kuruluşu Rosatom’un Genel Müdürü Aleksey Likhachev ortak bir toplantı gerçekleştirdi. Aleksey Likhachev, Akkuyu NGS sahasında inşaat ve montaj işleri yapan müteahhitlerin temsilcileriyle buluştu.

Türkiye’nin ilk nükleer santralinin inşasında kaydedilen ilerlemeyi değerlendiren Likhachev, inşaat çalışmalarının yoğunluğuna dikkati çekerek, şunları söyledi: “Bu yıl genel inşaat çalışmalarını bitiriyoruz ve ilk ünitede başlangıç aşamasına geçmeyi planlıyoruz. Önümüzdeki yıl fiziksel başlangıç aşamasına geçeceğimizi ve ilk elektrik üretiminin başlamasını umuyoruz.” Rosatom Genel Müdürü Likhachev ayrıca Rus nükleer şirketinin yeni yerleşim bölgeleri inşa ederek, modern otoyollar inşa ederek ve eğitim, tarım, otelcilik ve diğer işletmeleri teşvik ederek Akkuyu’nun altyapısına yaptığı katkıyı da kaydetti.

Alparslan Bayraktar, Eylül ayında düzenlenen IAEA Genel Konferansı’nın 67’inci oturumunda yaptığı video konuşmasında Akkuyu NGS projesinin ülke enerji sektörü açısından önemini vurguladı. Bakan Bayraktar, “Enerji sektöründe bir numaralı önceliğimiz sürdürülebilir bir enerji politikası geliştirmektir. Nükleer enerji, ülkemizin 2053 yılına kadar karbon nötrlüğüne ulaşmasında hayati bir rol oynayacak” ifadelerini kullandı. Türkiye’nin Milli Enerji Planı’nda enerji karışımına 2035 yılına kadar 7,2 gigavat, 2050 sonuna kadar 20 gigavat nükleer enerji kapasitesi eklemeyi planladığını hatırlatan Bakan Bayraktar, Türkiye’nin de küçük modüler reaktör teknolojisindeki gelişmeleri yakından takip ettiğini ve bunu enerji portföyüne dahil etmek istediğini söyledi.

AKKUYU NÜKLEER A.Ş. Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Anton Dedusenko, Sabah gazetesine verdiği röportajda Rosatom’un Türkiye’nin yeni nükleer reaktör ihtiyacını karşılamaya ve diğer nükleer ürünlerle Türkiye pazarına girmeye hazır olduğunu söyledi. Dedusenko, Rosatom’un teklifinin nükleer santral inşaatının çok ötesine geçtiğini ve enerji depolama sistemlerinden yenilikçi kompozit malzemelere, dijital çözümlerden tıbbi ve sağlık ürünlerine kadar çözümle sunmaya hazır olduklarını belirtti.

Anton Dedusenko, konuya ilişkin şu ifadeleri kullandı: “Akkuyu projesini birçok Türk tedarikçimizle kurduğumuz ortaklıklara borçluyuz. Uzun yıllardır ülkede çalışıyoruz, Türkiye pazarındaki potansiyel ihtiyaç ve talepleri öğrendik. Akkuyu projesi ile hem bize hem de Türk ortaklarımıza, ülkedeki amiral projemizi takip etme ve yeni alanlarda temasları sürdürme konusunda referans olacak uygulanabilir yol haritaları çiziyoruz.

Akkuyu NGS inşaatı tüm hızıyla devam ederken, santralin dört reaktör ünitesinde de çalışmalar eş zamanlı olarak sürüyor. Akkuyu NGS’nin 4’üncü Güç Ünitesinde Ekim ortasında kor tutucu, tasarlanan konumuna yerleştirildi. Çelikten yapılmış koni biçiminde bir tank olan ve çapı 5,83 metreyi bulan kor tutucu, acil bir durumda eriyik çekirdek parçalarını güvenilir bir şekilde tutuyor ve bu parçaların reaktör binasının kapalı kabuğundan sızmasını engelliyor.

Eylül ortasında Akkuyu NGS’nin ikinci güç ünitesi makine dairesi binasında türbin tesisinin temeline beton dökme işlemi tamamlandı. Türbin tesisi temeli, türbinin çalışması sırasında oluşan yükleri alabilen ve eşit olarak dağıtabilen karmaşık bir yapıdır. Türbin ünitesinin temeli yapılırken, yay bloklarından oluşan modern titreşim yalıtım sistemi kullanılıyor. Bunlar, makine dairesi binası ile türbin tesisinin temel plakalarını ayırmak, sismik dayanım seviyesini arttırmak ve türbin tesisinin çalışması sırasında titreşimleri en aza indirgemek için tasarlandı.

Eylül ayının sonlarında, Rusya Devlet Nükleer Enerji Kuruluşu Rosatom’un Volgodonsk’taki (Rusya) enerji mühendisliği bölümünün üretim sahasından Akkuyu NGS’nin 3’üncü ünitesine ait reaktör basınç kabı sevkiyatı gerçekleştirildi. Özel motorlu taşımacılıkla santralin özel iskelesine teslim edildikten sonra bir mavnaya yüklenen basınç kabı, varış noktasına kadar 3 bin kilometrelik bir su yolunu takip edecek. Bu sevkiyat ile, yalnızca bir yılda 5 sevkiyat tamamlanmış ve Rus nükleer mühendislik endüstrisi tarihinde bir rekor kırılmış oldu.

Türk ve Rus nükleer mühendisleri birbirleriyle yakın temas halinde çalışıyorlar. Ekim ayı başında Rosatom Teknik Akademisi Küresel Nükleer Güvenlik ve Emniyet Enstitüsü, Akkuyu güvenlik personeline yönelik bir dizi eğitimi daha tamamladı. Eğitime toplam 56 nükleer santral çalışanı katıldı. Grupta Akkuyu güvenlik teşkilatının hem ön saflarında hem de idari personeli olan Rus ve Türk stajyerler yer alıyordu. Nükleer güvenlik çalışanlarına yönelik 2027 yılına kadar sürmesi planlanan kapsamlı bir eğitim planı doğrultusunda adım adım eğitiliyorlar.

Ekim ayında Akkuyu’dan bir heyet, elektrik satış uygulamalarını incelemek üzere Rusya’daki Kalinin Nükleer Santrali’ni ziyaret etti. Nükleer santral temsilcileri, bir nükleer santralin işletme, bakım, enerji üretim tahmini ve planlamasını görüşmek üzere bir toplantı gerçekleştirdi. Toplantının ana konusu, tarife oranları, hükümet düzenlemeleri, satış pazarı yapısı, toptan satış pazarında satış verimliliğini artırmaya yönelik yöntemler ve araçlar gibi elektrik satışına yönelik çeşitli konulardan oluşuyordu. Kalinin NGS Üretim, Bakım ve Kaliteden Sorumlu Baş Mühendis Yardımcısı Sergey Molotov, konuya ilişkin olarak, “Elektrik ve kapasite satış tecrübemizi ve uygulamalarımızı Türk meslektaşlarımızla paylaşmaktan mutluluk duyuyoruz. Bunlar, hem tesisin satış departmanındaki iş süreçlerini hem de süreç kontrolü ile ticari sevkiyat hizmetleri arasındaki arayüzleri içeriyor” ifadelerini kullandı.